Saver

Boeing’in tamamen kompozit kriyojenik yakıt tankı teknolojisi kullanıma hazır

Uzay 07.02.2022 - 23:34, Güncelleme: 07.02.2022 - 23:34 5481+ kez okundu.
 

Boeing’in tamamen kompozit kriyojenik yakıt tankı teknolojisi kullanıma hazır

Boeing tarafından tasarlanıp üretilen yeni tür geniş, tamamen kompozit ve astarsız kriyojenik yakıt tankı, 2021 yılı sonunda NASA’ya ait Marshall Uzay Uçuş Merkezi’nde yapılan bir dizi önemli testi başarıyla geçti. Bu testler, yeni teknolojinin hava ve uzay araçlarında güvenle kullanılacak olgunluğa eriştiğini gösteriyor.
4,3 metre çapındaki kompozit tank, NASA’nın insanlı ay ve derin uzay keşif programı Artemis için temel kabiliyet olan Uzay Fırlatma Sistemi (SLS) roketinin üst aşamasında kullanılması planlanan yakıt tanklarıyla benzer boyutlara sahip. Yeni kompozit teknolojisi, ,Uzay Fırlatma Sistemi’nin Keşif Üst Aşaması’nın gelişmiş versiyonlarında kullanıldığı takdirde, roket ağırlığını azaltmada tasarruf sağlayarak taşıma kapasitesini yüzde 30 oranında artırabiliyor. Boeing Kompozit Kriyojenik Üretim Ekibi Lideri Carlos Guzman, “Havacılıktaki geniş kriyojenik depolama yapıları için bir sonraki teknolojik gelişme olan kompozitler üzerinde çalışmak zorlayıcı olmakla birlikte,  geleneksel metalik yapılara göre ciddi avantajlar sunuyor. Boeing, havacılık ve uzay alanındaki çeşitli uygulamalarda kullanılmak üzere, bu teknolojiyi daha ileri taşımak ve piyasaya sunmak için gerekli tecrübe, uzmanlık ve kaynaklara sahiptir.” dedi. DARPA ve Boeing tarafından finanse edilen testler sırasında, Boeing ve NASA mühendisleri kriyojenik sıvı ile doldurulan yakıt tankına tahmini operasyonel yük ve ötesinde basınç uyguladı. Başarısız olması hedefiyle yakıt tankına tasarım gerekliliklerinin 3,75 katı seviyesinde baskı uygulanan son testte dahi büyük bir yapısal sorunla karşılaşılmadı. Boeing Test Programı Yöneticisi Steve Wanthal, “NASA’nın test sürecinde verdiği destek bizim için çok değerliydi. Nihayetinde tüm sektörün faydalanacağı bu teknolojiyi geliştirmek için NASA’nın teknik uzmanlığından ve Marshall Uzay Uçuş Merkezi’ndeki test altyapısına yaptıkları yatırımlardan faydalandık.” dedi. Bu teknoloji, uzay yolculuğunun yanı sıra başka alanlarda da kullanılabilecek. Havacılık uygulamalarında hidrojenin güvenli kullanımına ilişkin Boeing’in sahip olduğu engin tecrübeden güç alan bu testler, ticari havacılığın geleceğindeki muhtemel enerji kaynağı hidrojene yönelik Boeing’in devam eden çalışmalarına katkıda bulunacak. Boeing, uzay programlarına ek olarak, hidrojen kullanımıyla beş uçuş tanıtım programı tamamladı.  
Boeing tarafından tasarlanıp üretilen yeni tür geniş, tamamen kompozit ve astarsız kriyojenik yakıt tankı, 2021 yılı sonunda NASA’ya ait Marshall Uzay Uçuş Merkezi’nde yapılan bir dizi önemli testi başarıyla geçti. Bu testler, yeni teknolojinin hava ve uzay araçlarında güvenle kullanılacak olgunluğa eriştiğini gösteriyor.

4,3 metre çapındaki kompozit tank, NASA’nın insanlı ay ve derin uzay keşif programı Artemis için temel kabiliyet olan Uzay Fırlatma Sistemi (SLS) roketinin üst aşamasında kullanılması planlanan yakıt tanklarıyla benzer boyutlara sahip. Yeni kompozit teknolojisi, ,Uzay Fırlatma Sistemi’nin Keşif Üst Aşaması’nın gelişmiş versiyonlarında kullanıldığı takdirde, roket ağırlığını azaltmada tasarruf sağlayarak taşıma kapasitesini yüzde 30 oranında artırabiliyor.

Boeing Kompozit Kriyojenik Üretim Ekibi Lideri Carlos Guzman, “Havacılıktaki geniş kriyojenik depolama yapıları için bir sonraki teknolojik gelişme olan kompozitler üzerinde çalışmak zorlayıcı olmakla birlikte,  geleneksel metalik yapılara göre ciddi avantajlar sunuyor. Boeing, havacılık ve uzay alanındaki çeşitli uygulamalarda kullanılmak üzere, bu teknolojiyi daha ileri taşımak ve piyasaya sunmak için gerekli tecrübe, uzmanlık ve kaynaklara sahiptir.” dedi.

DARPA ve Boeing tarafından finanse edilen testler sırasında, Boeing ve NASA mühendisleri kriyojenik sıvı ile doldurulan yakıt tankına tahmini operasyonel yük ve ötesinde basınç uyguladı. Başarısız olması hedefiyle yakıt tankına tasarım gerekliliklerinin 3,75 katı seviyesinde baskı uygulanan son testte dahi büyük bir yapısal sorunla karşılaşılmadı.

Boeing Test Programı Yöneticisi Steve Wanthal, “NASA’nın test sürecinde verdiği destek bizim için çok değerliydi. Nihayetinde tüm sektörün faydalanacağı bu teknolojiyi geliştirmek için NASA’nın teknik uzmanlığından ve Marshall Uzay Uçuş Merkezi’ndeki test altyapısına yaptıkları yatırımlardan faydalandık.” dedi.

Bu teknoloji, uzay yolculuğunun yanı sıra başka alanlarda da kullanılabilecek. Havacılık uygulamalarında hidrojenin güvenli kullanımına ilişkin Boeing’in sahip olduğu engin tecrübeden güç alan bu testler, ticari havacılığın geleceğindeki muhtemel enerji kaynağı hidrojene yönelik Boeing’in devam eden çalışmalarına katkıda bulunacak. Boeing, uzay programlarına ek olarak, hidrojen kullanımıyla beş uçuş tanıtım programı tamamladı.

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve highdefence.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.